Almanya’da yüksek öğrenim, birçok Türk genci için, uğrunda uzun ve yorucu çalışma saatlerinin göze alındığı, ulaşılmak istenen bir zirve. Peki, neden Almanya’da yüksek öğrenim bu denli talep ediliyor? Eğitimin ücretsiz oluşu, yaşam giderlerinin düşüklüğü gibi etkenler, hiç kuşkusuz başlıca sebeplerden…
Almanya’da eğitimin avantajlarını sizler için derledik:
Almanya’da Yüksek Öğrenim Görmek İçin Sebepler
1. Dünyadaki en iyi mühendislik, sağlık ve bilişim teknolojileri eğitimi Almanya’da
Alman çalışanların, uluslararası bir işletmede iş sahibi olmaları konusunda şansları tüm dünya üzerinde çok yüksek. Stajlar birçok bölümde zorunlu tutulmanın yanı sıra öneriliyor da. Geniş çaplı sanayi ve büyük şehirlerin merkezleri bunun için birçok olanak sağlarken, öğrenciler için çeşitli kuruluşlar ve iş alanları hakkında bilgi sahibi olma şansı sunuluyor.

Bolonya süreci, Almanya’da da lisans ve yüksek lisans sistemine uyarlanmış durumda. İlk hedef ilgili tüm ülkelerde olduğu gibi, lisans mezuniyeti. Daha sonra isteğe göre derinleştirilmiş veya tamamlayıcı bir yüksek lisans ve doktora öğrenimi görülebilir. İkisi de bağımsız ve kabul görülen mezuniyetler.
Tüm bunların yanı sıra, Alman üniversitelerinin yüksek oranda araştırmacı kimlikleri uluslararası iyi bir isme sahip olmalarını sağlıyor. Ülkenin araştırmalar için sunduğu yüksek bütçe sayesinde yeni alanların açılması ve öğrenim esnasında doğrudan uygulamaların yapılması sağlanıyor. Öğrenim programları birçok ülkeye göre daha zor olarak tanımlansa da bölümlerin itibarını yükseltiyor.
2. Birçok devlet üniversitesinde eğitim ücretsiz ya da çok cüzi ücretler vardır
Türkiye’de lise eğitiminizde not ortalamasının belli bir ortalamanın üstünde olması ya da Almanya’daki okullarla denkliği olan bir okuldan mezun olmanız gereklidir. Ayrıca Almanya’da eğitim görmek için Almanca yeterlilik sınavında başarılı olmanız gerekiyor. Örneğin; telc C1 Hochschule sınavı Almanya’daki tüm üniversitelerde geçerli. (https://www.das-akademie.com/tr/telc-2/)
3. Almanya, Türkler için yabancılık çekilecek bir ülke değil
Türkiye’nin dünyada en yoğun göç verdiği ülkelerden biri olan Almanya’da hemen her şehirde Türkler yaşadığı için yabancılık çekmekte zorlanmazsınız. Demokratik alt yapısı nedeniyle farklı kültürlere saygı ve çok kültürlü bir yapı mevcut. Türk restoranları, marketleri, ibadet ve kültür merkezleri gibi olanaklar yer alıyor.
4. Almanya’da üniversite öğrencileri bir süreliğine başka ülkelerde eğitim ve yaşama fırsatı veriliyor
Almanya’daki üniversitelerin, tüm dünyada iş birliği içinde oldukları birçok yüksek okul var ve bu okullar ile olan uluslararası bağlantıları çok ileri düzeyde. Böylece her yıl binlerce Alman üniversitenin öğrencisi bir süreliğine başka bir ülkede yaşama ve öğrenme fırsatı bulabiliyor.
5. Yüksek seyahat masrafları olmadan tüm Avrupa gezilebilir
Almanya, öğrenimin dışında da kesinlikle sıkıcı olmayacak bir öğrenci yaşamı vaat ediyor. Avrupa Birliği sayesinde tek pasaportla pek çok Avrupa ülkesini, tren gibi daha görece ucuz ulaşım olanaklarıyla gezmek mümkün.

6. Kültürel, sosyal yaşam, spor olanakları çok fazla
Almanya nispeten küçük bir ülke olmasına rağmen hem tarihi hem de dünyadaki konumu açısından çok özel bir ülke. Almanya’nın içinde de Kuzey ve Baltık Denizi’nin sahillerini, kültürel ve tarihi açıdan önemli şehirleri ve yapıtları ayrıca güneydeki kış sporu alanlarını bulmak mümkün. Özellikle büyük şehirlerde yılın her mevsiminde konserler, festivaller, karnavallar düzenleniyor ve şehirler o dönemde rengarenk görüntülere sahne oluyor. Öğrencilerin müze, opera, sinema, havuz vb. yerlerde indirimli giriş hakları var. Bu indirimlerden yararlanabilmek için ise, öğrenci kartınızı göstermeniz yeterli oluyor.
7. Eğitim maliyeti diğer Avrupa ülkelerine göre daha uygun
Almanya’da üniversite eğitimin maliyeti benzer birçok ülkeye göre oldukça makul seviyelerde. Bunda en büyük pay, Almanya’nın Avrupa ortalamasına bakıldığı zaman ucuz bir ülke olması. Ayrıca; eğitim süresince izin verilen yasal sınırlar dahilinde çalışılarak eğitim giderlerinin tamamı olmasa da bir kısmı karşılanabiliyor. Bir üniversitenin tüm öğrencileri dönem harcı ödemek zorunda olsa da bu harçlar çok cüzi miktarlardadır. Ancak harç fiyatları üniversiteden üniversiteye değişiklik gösteriyor. Çünkü her üniversitenin aldığı harç içerisinde farklı ücret kalemleri barındırıyor.
Almanya’da yeme-içme, giyim, ev ve kültürel faaliyet giderleri Avrupa ortalamalarında. Almanya’ da eğitim gören bir öğrencinin geçimini sağlamak için aylık olarak yaklaşık 800 Euro’ ya ihtiyacı var. Bununla birlikte, Almanya’ da üniversite eğitiminin maliyeti şehirden şehire büyük farklılıklar gösteriyor.
8. Almanya’da eğitimin yolu telc ile DAS Akademie’den geçiyor
Son yıllarda özellikle gençlerin yurtdışında eğitim ve çalışma arayışlarının artmasıyla dil yeterlilik sınavlarına başvurularda da rekor kırılıyor. Özellikle mühendislik ve tıp eğitimindeki başarısı nedeniyle en çok tercih edilen ülkelerden biri olan Almanya’da eğitim ve çalışmanın ön koşulu, dil yeterlilik sınavı telc’te başarılı olmak. “Avrupa Dil Sertifikaları” anlamına gelen telc 45 yıllık, son derece kapsamlı bir sınav. 20’den fazla ülkede lisanslandırılmış 3 bini aşkın kuruluş ve Avrupa’da 12 bin’den fazla lisanslandırılmış sınav görevlisi mevcut.

telc’in Türkiye’deki en köklü lisans partneri olan DAS Akademie, 23 yıldır İzmir’de Almanca dil eğitimi veriyor. Uluslararası standartlarda, adil, şeffaf ve güvenilir dil sınavları yapan DAS Akademie, okullarda bu sınavı uygulayan Türkiye’deki tek akredite partneri ve aynı zamanda Tıp Almancası sınavı olan telc Medizin FSP sınavının da ülkemizdeki tek partneri.
Eminiz ki çabalarınız, yüksek öğreniminizi Almanya’da tamamlamaya ve Avrupa’nın kalbindeki bu ülkeyi yakından tanımaya değecek.
Almanya’da yüksek öğrenim görmek için ise tabii ki Almanca’yı akıcı ve net bir şekilde konuşabiliyor olmalısınız. Bu yüzden Almanca eğitimi konusunda doğru adres www.das-akademie.com

Neden Almanca Öğrenmeliyim?
Almanya’da yüksek öğrenim, birçok Türk genci için, uğrunda uzun ve yorucu çalışma saatlerinin göze alındığı, ulaşılmak istenen bir zirve. Peki, neden Almanya’da yüksek öğrenim bu denli talep ediliyor? Eğitimin ücretsiz oluşu, yaşam giderlerinin düşüklüğü gibi etkenler, hiç kuşkusuz başlıca sebeplerden…
“Neden Almanca öğrenmeliyim?” sorusuna cevaben, Almanca öğrenmek için birçok sebep sayılabilir ama bu sebeplerin başında 100 milyonun üzerinde kişinin anadilinin Almanca olmasını gösterebiliriz.
1. Dünya’da 100 milyondan fazla insanın ana dili Almanca
Almanca, Avusturya, Almanya, Lüksemburg, Liechtenstein ve Belçika’nın bazı yerleri, Kuzey İtalya ve Doğu Fransa’ da 100 milyondan çok insan tarafından konuşuluyor.
Avrupa Birliği’nde en çok konuşulan dil Almanca. Bununla birlikte Almanca, dünya üzerinde en çok konuşulan ilk 10 dil arasında yer alıyor. Herhangi bir Avrupa Birliği ülkesini ziyaret ettiğiniz zaman, kendinizi ifade etmeye yarayacak kadar Almanca bilginizin olması bile size büyük bir kolaylık sağlayacaktır. İngilizcenin kullanılmadığı yerlerde ise en büyük yardımı Almanca dilinden alacaksınız. Yeri gelmişken hemen söyleyelim, her Alman İngilizce bilir şeklindeki söylenti de doğru değil.
2. Bilimsel pek çok çalışma Almanca olarak yazılmış
Bilimsel çalışmalarda Alman bilim insanlarının, bilim dünyasına kattıkları birçok çalışma var. Yapılan bu çalışmalar da kendi dillerinde yazıldıkları için ortaya birçok Almanca makale çıkmış. Sayısal olarak incelendiğinde Almanca olarak hazırlanan bilimsel makale sayısı konusunda dünyada İngilizceden sonra ikinci sırada yer alıyor.
3. Sanata, özellikle giden yol Almancadan geçiyor
Bilimsel makalelerde olduğu gibi edebiyat konusunda da aynı istikrar devam ediyor. Almanca olarak hazırlanan yayınlar sayıları bakımından dünyada üçüncü sırada yer alıyor. Dünyaca ünlü mucitlerin, yazarların, psikologların, filozofların ve araştırmacıların yanında sanatçıların dili de Almanca. Dünyada adları klasik müzik ile eşleşen dünyaca ünlü Mozart, Bach, Beethoven, Strauss ve Wagner Almanca konuşulan ülkelerin bestecileri. Viyana dünyanın klasik müzik merkezi.

4. Almanya, ülkemizin en büyük ticari partneri
Almanya, Türkiye’nin en büyük ticaret partneri ve bununla birlikte Almanya’da birçok Türk de yaşamını sürdürüyor. İş ilişkileri sebebi ile Almanya ve Türkiye’nin yakınlığı da malum. Türkiye’de söz sahibi olan ve sayıları binlerle ifade edilen birçok Alman firması var. Aynı zamanda Almanya, dünyanın 2’nci en büyük ihracatçısı. Alman ekonomisi Avrupa Birliği’nin en büyük ekonomisine, dünyanın da 4’ncü büyük ekonomisine sahip.
5. En fazla turist Almanya’dan
Kişi başına turizm harcamasında lider olan Almanlar, Türkiye’ye gelen yabancı turistlerin de en büyük kısmını oluşturuyorlar. Bu durum dahi “Neden Almanca öğrenmeliyim?” sorusuna tek başına cevap olabilecek niteliktedir. Zira, Türk turizm sektörü ülke için çok büyük önem arz ediyor, milyonlarca kişi geçimini turizmden sağlıyor.
6. Almanya’da eğitim ve çalışmanın ön şartı Almanca yeterliliği
Almanya, yabancı öğrenciler için çok cazip yüksek öğrenim imkanları sunuyor ve tabii ki Almanya’da yüksek öğrenimin yolu da Almancadan geçiyor. Özellikle teknik branşlarda Almanya’nın üstünlüğü tartışma götürmüyor ve her yıl binlerce mühendislik öğrencisi eğitimlerine Almanya’da devam ediyor.
Almanya’da yüksek öğrenim için Türkiye’de lise eğitiminizde not ortalamasının belli bir ortalamanın üstünde olması ya da Almanya’daki okullarla denkliği olan bir okuldan mezun olmanız gerekli. Ayrıca Almanya’da eğitim görmek için Almanca yeterlilik sınavında başarılı olmanız gerekiyor. Örneğin; telc C1 Hochschule sınavı Almanya’daki tüm üniversitelerde geçerli.
Almanya odaklı faaliyet gösteren firmalarda çalışacak kişilerde Almanca biliyor olma şartı aranıyor. Sadece Alman kökenli firmalarda değil, Türkiye’deki diğer iş imkanlarında da işe alınacak kişilerin Almanca bilmesi her zaman avantaj oluyor.
7. Almanca öğrenmesi zor bir dil değil
Genel yargının aksine, Almanca öğrenmesi zor bir dil değil. Profesyonel yardım alarak, belirli bir disiplin altında pek de uzun olmayan bir sürede iyi bir Almancaya sahip olunması pekala mümkün.
[…] Kaynak https://kesfetsek.com/almanyada-yuksek-ogrenim-gormek-icin-7-neden/ […]