Keşfetsek Sohbetleri‘nin konuğu, Herkesin hayalini kurduğu kariyeri 12 yıllık emeğin sonunda elinin tersiyle iten Gökhan Hepşen, 2014 yılından beri düşük bütçeli seyahat ediyor. Hepşen, deneyimlerini Yoldaki.com web sitesinde paylaşıyor.
Profesyonel iş dünyasına adım attığı ilk günden itibaren seyahat etme hayalini kuran Gökhan Hepşen, herkesin ulaşmak isteyeceği bir kariyeri elinin tersiyle itti. 2014 yılından bu yana bulduğu tüm fırsatları seyahat ederek değerlendiren Hepşen, ‘Hayata bir kere gelme şansımız var. Bu yüzden planınızı somut yapın, seyahat edin’ önerisinde bulunuyor.
Seni çok kısa tanımak istesek?
Kısa sürede tanıyamazsınız beni 🙂 Ama ön bilgi vermek gerekirse çalışmaya başladığından beri seyahat hayali kuran bir ofis faresi olarak herkesin elde etmek istediği bir kariyer yolunda 12 yıl başarıyla ilerleyen ama tam üst noktaya çıkacakken hayalleri için bu kariyer saçmalığına son veren bir elemanım. Fazlada gözü olmayan, ihtiyacı olanı aldığı sürece mutlu olan biriyim. Düşük bütçeli seyahat ediyorum ve sebebi de yaşadığım hayat tarzından geliyor. 2014 yılında başladığım seyahatler sonsuza kadar devam edecek (evet öldükten sonra da seyahat etmeyi düşünüyorum).
[button color=”” size=”” type=”square” target=”” link=””]
En’leri & İlk’leri
En sevdiği yurt içi destinasyon: Sonbaharda Kars
En sevdiği yurt dışı destinasyon: Tayland çok net şekilde. Özellikle Krabi’yi çok özlüyorum
Şu an bileti olsa gideceği ilk yer: Hokkaido, Japonya
İlk yurt dışı seyahati yaptığı yer: Amsterdam, Hollanda
En son seyahat ettiği yer: Rishikesh, Hindistan
[/button]Seyahat tutkusu hobiden daha öteye nasıl geçti?
Sanırım cevap verebileceğim en kolay soru bu 🙂 Hiçbir zaman hobi olmadı, her zaman bir tutkuydu. Aslında hobi olmasına fırsat bile olmadı çünkü aşırı yoğun çalışıyor ve bu hayalimi gerçekleştirebilmek için para biriktiriyordum. Dolayısıyla hiç denemediğim ancak hayatımı bu şekilde geçirebileceğimi çok güçlü bir şekilde hissettiğim bir durumdu.
Deneyimlerini Yoldaki ismiyle paylaşıyorsun, bu isim nereden çıktı?
Deneyimlerimi paylaşacağım bir web sitesi için herkes gibi klasik ben de gezgingokhan, gokhanyolda vs. gibi isimler arasında gidip geliyordum. Yoldaki.com çok kısa ve net geldi, e baktım alınmamış da hemen kaptım. Sanırım şu ana kadar aldığım ve hala “ulan gerçekten çok güzel ya” dediğim ve en sevdiğim şeylerden biri.
Yoldaki.com bloguna girenleri neler bekliyor?
Samimi yazılarım ve makalelerim bekliyor. Kesinlikle bir seyahat rehberi değil, size nereye gidip ne yiyeceğinizi nerde kalacağınız ve nasıl vakit geçirmeniz gerektiğinden bahsetmiyorum. Şahsen kendim bu tarz siteleri pek okumadığım için kendi okumayacağım bir site yapmak da istemedim. Kendi hissettiklerim, gördüklerim ve iyisinin yanında kötülerini de yazıyorum. Seyahat, hayatın en gerçek halidir bence ve gerçek bir seyahat içinde çok fazla şatafata yer olmaz. Yüksek trafik kazanmak adına insanlara “dünya muhteşem, olağanüstü yaşıyorum, siz de yapabilirsiniz!” demiyorum. Gerçekten yapabileceklerini kendim nasıl yaptığımı göstererek anlatıyorum. Ben yapabilirsem herhangi biri de yapabilir.
Seyahatlerinde unutamadığın ve özellikle paylaşmak istediğin bir anın var mı?
Aslında her anımı özellikle paylaşmak isterdim çünkü hepsi benim için birbirinden değerli. Aralarından bir tane seç dersen “Tayland’da motor kiralayıp palmiye ağaçlarının çevrelediği yolda dağların arasından kıvrılarak denize doğru giderken burnuma gelen muz ağacı yapraklarına sarılıp ateşte pişirilen hindistan cevizinin kokusu” derim. O an hiç aklımdan çıkmaz ve hep o ana geri dönmeyi isterim.
Yola çıkmayı planlayanlar ancak harekete geçemeyenler için ilk ne önerirsin?
Şu yazıyı okurken dahi vakit kaybediyorsunuz. Hayata bir kere gelme şansınız var ve şu anda bunu saçma bir şekilde harcıyorsunuz. İşin daha da vahimi bu yazdıklarıma hak vermenize rağmen hiçbir şey yapmıyorsunuz. Hep biri bize yol göstersin, şunu yap bunu yap desin diye bekliyorsunuz ama öyle biri çıkıp şunu yap dediğinde de bahaneler uydurup duruyorsunuz. Bu döngüyü kırın artık, farklı bir adım atın. Planlarınızı somut yapın, soyut değil. İşi bırakıp bir ülkeye gitme hayaliniz mi var? Önce bileti alın ondan sonra orada neler yapabileceğinizi düşünün. Hayatta sizi durduran tek şey saçma sapan ön yargılarınız ve korkularınız. Başka hiçbir şey yok.
Son olarak söylemek istediklerin?
Ölmeden önce son sözlerim “iyi ki o projeyi zamanında teslim etmişim” ya da “dünyanın en önemli şirketinde CEO olmayı başardım” olmayacağı için çok mutluyum.
