Avrupa‘nın siyasi merkezi Belçika, orta çağ esintili yapıları, leziz çikolataları, onlarca çeşit birası, birbirinden hoş kanalları ve kültürel ve tarihi dokusu bozulmamış şehirleriyle her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor.
Birçok Avrupa ülkesine göre yaşamın daha sakin ve yavaş ilerlediği Belçika’da insanlar dost canlısı ve yabancılara nazik davranıyor. Yüzölçümüne bakıldığında her ne kadar küçük bir üke olarak adlandırılsa da Belçika’da gezilecek onlarca şehir ve birbirinden güzel yer var.
Belçika Gezilecek Yerler
1. Brüksel
Belçika’nın başkenti Brüksel, ülkeyi ziyaret eden birçok kişi için başlangıç noktası konumunda. Avrupa Birliği’nin siyasi merkezi olan kentte, çok sayıda uluslararası kurum ve kuruluşun merkezi bulunuyor. Ülkedeki etnik ve kültürel çeşitliliğin en iyi gözlemlendiği noktalardan olan Belçika’da dünyanın dört bir yanından binlerce yabancı insan yaşıyor.
Şehir merkezi dokusunun 13. yüzyıl izlerini taşıdığı Brüksel, gotik mimari örneği taşıyan yapılarıyla dikkat çekiyor. Grand Place veya Grote Markt, Brüksel’in merkezi meydanı. Brüksel Kent Müzesi ve Belediye Binası bu meydanda yer alıyor. Meydanın çevresindeki sokaklarda restoran, bar, kafe çikolata ve hediyelik eşya dükkanları var.
2. Brugge
Avrupa’da ‘Kuzeyin Venedik’i’ unvanını taşıyan Brugge, Belçika’nın en önemli turim destinasyonlarından. Vikinglerin ruhunu taşıyan bu tarihi şehrin dört bir yanını saran kanallar ve kanallar üzerinde ilerleyen tekneler muhteşem bir görüntüye sahip.
Tıpkı Brüksel şehir merkezindeki gibi orta çağ izlerini taşıyan Brugge, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde. Efsane orta çağ mimarisinin hakim olduğu eski şehir merkezi, neo gotik mimarisiyle insanın aklını başından alacak güzellikte. Grote Market Meydanı, kentin buluşma noktası. Belfry Kulesi, meydanın en dikkat çeken yapılarından.
3. Gent
Belçika’da başkent Brüksel’in batısında konumlanan Gent, tarih boyunca Avrupa’nın en önemli ticaret merkezleri arasında yer aldı. Bir dönem Paris’ten sonra Alplerin en büyük ikinci şehri olarak kabul ediliyordu. Bu zengin tarihi geçmiş, şehrin yapılarına bakıldığında mimari özelliklerden kendini hissettiriyor.
Orta çağ şehri izlerini görebileceğiniz Gent şehir merkezinde özellikle eski Graslei Limanı ve büyük ortaçağ katedralleri ile Gravensteen Kalesi bu duyguyu en yoğun yaşatacak yerlerin başında geliyor.
4. Antwerp
Antwerp ya da Antwerpen, Belçika’nın modern yüzünü yakalayabileceğiniz bir merkez. Brugge, Gent ya da Brüksel gibi tarihi geçmişin günümüze korunarak taşınamadığı şehir denize kıyısı olmayan Belçika’yı kanallar aracılığıyla Kuzey Denizi’ne bağlayan önemli bir liman kenti.
Dünyadaki ham elmasın yüzde 70’inden fazlasının işlendiği mücevher merkezi olan Antwerpen, geçmişte Afrika ile Avrupa arasındaki ticari bağlantıların son durağı özelliğini taşıyordu. Afrika’dan getirilen değerli madenler, kakao ve kahve gibi zenginlikler Avrupa’ya Antwerp Limanı’ndan giriyordu. Zengin kültür sanat yaşamının olduğu şehirde Peter Paul Ruebens’in barok dönemi eserleri ve Plantin Morteus Müzesi mutlaka görülmeye değer. 1351 yılına ait mimari eserlerden olan Meryem ana Gotik katedrali ve St. Paul Katedralindeki barok ve gotik mimarisinin efsanevi birleşimi de mutlaka görülmeli.
5. Mons
Belçika’nın güneybatısında, Fransa sınırına yakın bir bölgede yer alan Mons, Van Gogh’un evinin bulunduğu kent. Hainaut bölgesinin başkenti Mons’ta ilk durak şehrin büyülü Belfry çanları. 80 metre yükseklikteki kulesi, kıvrımlı sokakları, muhteşem mimari örnekleriyle her ziyaretçi için tam bir görsel şölen demek yanlış olmaz. Göze ilk çarpan binalar ise gotik tarz yapısıyla Belediye Binası ve olağanüstü güzellikteki 16. yüzyıl Jacques Du Broeucq heykellerinin müthiş örneklerinin bulunduğu St. Waudru Kilisesi. Doğal olarak buraya kadar geldiyseniz muhteşem eserlerin sergilendiği Van Gogh’un evini de görmeniz gerekiyor.
6. Dinant
Dinant pırıl pırıl akan Meuse Nehri’nin hemen kıyısında, başkentin 65 km güneyindeki Namur bölgesinde yer alıyor. Han mağaraları ve Grotto, Dinant’ın en fazla turist çeken doğal güzellikleri. Mağaralardan bazıları gerçekten Avrupa’daki benzerlerinden çok daha büyük ve çok daha güzel. Ve hatta vahşi yaşam koruma alanının içinde doğal bitki örtüsü ve florayla o kadar güzel bütünleşmiş ki görmeden geçmek çok yanlış olur.
Şehri temsil eden yapı ise Notre Dame Kilisesi. Kilise orijinaline bağlı kalınarak tekrar yapılmış bir eser olsa da halen devasa boyutları ve güzelliği ile göz alıcılığını koruyor. Aynı şekilde restorasyon yapılan kale de şehri tepeden gören çok güzel bir noktada bulunuyor. Dinant’ın tapınaklarına gitmek isterseniz de önceden rezervasyon gerektiğini unutmayın ama Beauraing Tapınağı her gün açık.
7. Leuven
Dünyadaki en eski katolik üniversitesine ev sahipliği yapan Leuven’de yaşayan 100 bin kişinin yaklaşık 35 bini öğrenci ve bu genç kesim şehri çok canlı ve dinamik tutmayı başarıyor. Şehirde oldukça uzun olan sokaklar birçok ilginç dükkân ve galerilerle dolu. Şehrin tarih kokan bölümlerinde ise St. Peter Kilisesi’ndeki Belfry çanı ve Grand Beguinange yer alıyor.
Leuven’deki Grote Market’e giden ziyaretçilerin yapabilecekleri çok fazla şey bulunuyor. Belediye binası gibi yerlerin muhteşem restoranlara, kafelere ve barlara komşu olması gerçekten çok hoş bir görüntü. Şehrin konumu o kadar güzel ki Brüksel gibi bir şehre çok güzel bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Ülkenin geri kalanını ziyaret etmek için burasını merkez olarak belirleyebilirsiniz.
8. Tournai
Fransız sınırında bulunan Tournai, çok şık olmasının yanında inanılmaz tatlı insanlara da sahip ve kendisinden daha büyük olan Belçika şehirlerinin karmaşasından çok daha uzakta. 2000 yıldan uzun bir kültürel tarihi keşfe çıkabileceğiniz bu şehirde dünyada görebileceğiniz en güzel kiliseler yer alıyor.
Beş kuleli gotik ve romanesk Notre Dame Katedrali 12 ve 13. yüzyıllarda inşa edilmiş ve Meryem Ana Türbesi ile Ruvens, Jordaens gibi sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapıyor. Güzel Sanatlar Müzesi ise ilkel ve çağdaş zamanların başyapıt eserlerini sergiliyor. Aralarında Campin ve Rubensten Roger Van der Weyden ve Van Gogh’a kadar uzanan isimler bulunuyor.
9. Mechelen
Mechelen, çok canlı bir şehir olmasına rağmen Belçika’nın diğer şehirleri kadar turist çekmiyor ancak Mechelen, Belçika’nın en güzel yerlerinden biri. Bu şehirde yapılabilecek o kadar fazla etkinlik var ki… Bira imalathaneleri, tekne turu gibi etkinliklerle başlayıp kendinizi St. Rombout Katedrali’nin tepesinde Antwerpen Limanı’nın ve bu güzel şehrin panoramik görüntüsünü seyrederken bulmanız an meselesi. Asla kaçırmamanız gereken bir yer de dünyanın her yerinden öğrencilerin gelip bu ilginç çanları çalmayı öğrendikleri Carillion Okulu.
10. Ardennes
Yürüyüş yapmak, bisiklete binmek ve kamp yapmak için Belçika’ya gelen ziyaretçilerin mutlaka gitmesi gereken yer Ardennes. Ardennes’in muhteşem ormanları, mağaraları ve doğal güzellikleri doğa severlerin gözdesi. Yaban domuzlarına, geyiklere ve vaşaklara ev sahipliği yapan bu doğal güzellik diyarında Han-sur-Lesse Mağaraları, Bouillon Kalesi ve modern Barvaux Labirenti gibi çok güzel yerler de bulunuyor. Namur şehri hem Ardennes’e yakın hem de görülecek birçok yeri olduğundan buraya günübirlik seyahat için kalınabilecek bir yer.