Tarihin derinliklerini hissettiren ve gizemli yapılarıyla, zevkle işlenmiş dantelleriyle, lezzetli çikolatalarıyla ve daha pekçok unsuruyla öne çıkan 100 bin nüfuslu Brugge şehri, Belçika ülkesinin kuzeyinde ve nüfusundan çok daha fazla turist ağırlayan şehirlerden.
Tarihine bakıldığı zaman 10. ile 11. yüzyıl öncesine kadar dayanan Brugge şehri 1200’lü yıllarda dönemin ticaret merkezi olarak sayılıyor. Bugüne dek zarar görmemiş bir şehir olan Brugge bu nedenle tarihi atmosferini korumayı başarabilmiş ve günümüzde de UNESCO Dünya Mirası Listesi nde yer alıp özgünlüğünü yansıtarak popüler olmuş bir şehir. Her köşede ayrı bir güzelliği bulunan ve yardımsever, saygılı, samimi insanları ile Brugge şehri yılın dört mevisimi ziyaret edilebilir.
Brugge şehrinde gezilecek yerlerin sayısı epey fazla olduğu gibi yapıların büyük bir kısmıda 15. ve 16. yüzyıllardan kalmadır. Gezilecek yerler için şehir haritası, turist büroları veya hotellerden temin edilebilir. Şehrin tarihi atmosferi, değerli yapıların arasında at arabası turuna katılarak ya da şehri oluşturan kanallarda tekne turu yaparak yaşanabilir ve Brugge hakkında detaylı bilgi edinilebilir.
Ana meydan olan Grand Markt ya da resmi adıyla The Markt, Brugge’ ün en bilinen yeridir ve önemli olan tarihi yapılardan biri, Belfry Tower’ da bu meydanda yer almaktadır. Belfry Tower’ dan, adeta yağlıboya tabloyu andıran müthiş Brugge manzarası izlenebilir. Brugge’ de gezilebilecek yerler arasında tarihi evler, malikaneler, meydanlar ve kilisiler olduğu kadar müzelerde bir o kadar mevcut durumda.
Çeşitli konuların anlatıldığı ve bilgilerinin verildiği müzelerde şehir ve ülke hakkında çok önemli olan patates, çikolata, bira, dantel ve goblene dair pekçok bilgiler öğrenilebilir. Aynı zamanda asla pas geçilmemesi gereken yerlerden biri olan Groeninge Museum’ da, ülke için önemli ve tarihte önde gelen Flaman ressamların, eserlerinin sergilendiği bir yerdir.
Ülkede patates, çikolata ve bira meşhur olduğu için, Brugge’ de de çok fazla bunların satışlarını yapan dükkanlar mevcuttur. Meydanlarda dolaşırken ya da dar sokaklarda ilerlerken lezzetli kokuların yayıldığı bu dükkanlarda yerel tatlar tadılabilir. Bu lezzetler kültürle o kadar özdeşleşmiş durumdaki Belçika’ yı yada Brugge’ ü bunlarsız düşünmek adeta imkansız.
Şehir için bir diğer önemli unsur olan ve süslemelerde dikkati çeken dantel ve goblen, tarihte önemi büyük olup, günümüzde de bu önemini aynı şekilde devam ettiren, adeta zevkle işlenmiş birer sanat harikasıdır. O kadar ki taş sokaklarda gezerken bir an dükkanların camlarında görsel şölen oluşturan danteller ve goblenler gözlere hitap etmektedir. Genellikle “handmade” yani el yapımı olan bu danteller ve goblenler büyüklüklerine göre fiyatlarında değişiklik göstermektedir.
Şehirde dolaşıyorken her köşebaşında farklı manzaralar yer almaktadır, bundan dolayı gerek sokak başında, gerek kanal yanında, gerek köprü üstünden geçerken görünen herşey adeta geçmişe götürebilir ve farklı duygular yaşatabilir. Brugge’ de gezip, görürken dikkati çeken unsurlar saymakla bitmeyeceği gibi, başka bir olayda bisikletlerdir. Bisiklet ülke genelinde yaygın olduğu için Brugge’ de de sık kullanılan araçtır.
Farklı farklı tasarımlarda olan bisikletler yerel halk tarafından kullanıldığı gibi ziyaretçiler tarafındanda kullanılabilir. “Bike & Scooter Renting” yazan dükkanlardan saatlik veya günlük kiralanabilir. Şehir merkezi dışında da tarihi yapıları ve gezilecek yerleri olan Brugge’ de, bir başka önemli yapı olan “Sint-Janshuismolen” e bisiklet yoluyla gidilebilir. “Sint-Janshuismolen” yel değirmenleri 1700 ila 1800 yılları arasında inşa edilen ve o yıllarda farklı amaçlar için kullanılan, günümüzde ise restore edilip güzel görüntüler sunan yapılardır.
Şehir dışında da, Orta Çağ’ ın kasabası Brugge’ de tarihi yerler seyredilebilir ve etkileyici atmosferi hissedilebilir. Şehir merkezinde ya da dışında dolaşırken, Orta Çağ’ ın renklerinden oluşan şehir Brugge’ de, sokaklarında ve caddelerinde geziyorken, romantik atmosfer katan kanallar göze ilgi çekici gelmektedir. Brugge’ de, günümüzde romantik hava katan bu kanallar, tarihte ticaret yolu olarak kullanılıyordu, ondan dolayı şehrin merkezinde olduğu gibi, en ücra köşesinde bile bu kanallara rastlayabilir ve üzerlerinden geçen, şehre bütünlük katan o köprülerin müthiş uyumu dakikalarca hatta saatlerce seyredilebilir.
Gezerken zamanda yolculuk edilen ve izlerken kendine tekrar tekrar baktıran manzaralarıyla, kişiyi her anında eski dönem Avrupasında hissettiren sempatik şehir Brugge’ den ayrılmadan önce, özenle işlenmiş dantellerden ya da her damak tadına lezzet veren çikolatalardan alıp, anı tekrar yaşayabilmek ve ilk günün heyecanını hatırlayabilmek en önemli seçenekler arasında. Şehri ziyaret ettikten sonra, Brugge’un neden “UNESCO” tarafından koruma altında olup, bu denli meşhur olduğu daha iyi anlaşılabiliyor. (Yazar: Ali Deniz)