Dört yıl önce, dört yıl sonra Sason

2009 yerel seçimlerinin üzerinden henüz 3-4 ay gibi bir süre geçmişken adım atmıştım Sason’a.

Türkiye’nin en batısından, İzmir’den bin 500 kilometreyi aşan uzaklıkta yer alan Sason, sadece rakamlarla ifade edilen bir uzaklığa sahip değildi elbet.  Kafada isimden başka bir şekilde kurgulanamayan bu ilçeye gitmeden önce birçok önyargı ve saplantı ışığında, çevrede kümelenen insanların yorumlarıyla işler iyice çıkmaza giriyordu her açıdan.

Gel gitlerle iyice karamsarlığa düşen ben, en iyisinin gidip görmek olduğunu, dışarıdan bir gözün, dinlenilen tüm saplantılı yorumlardan çok daha başarılı bir gözleme zemin oluşturacağı değerlendirmesindeydim. Kaldı ki başkalarından ziyade kendi bedenimde taşıdığım o önyargılarla mücadele etmek de benim için hiç kolay olmayacaktı.

Başta kültür olmak üzere inanç, dil, bakış açısı, iklim ve coğrafya gibi farklılıkların bile farkına varamadan yaşadığımız ülkemizde “aynı sınırlar” altında var olmanın aslında birbirimizi çok yakın “sınırlarla” tanımayı sağlayamadığını farkettim.

Batman merkezde yaşayan insanların dahi şehir merkezine 70 km. mesafede yer alan ve kendi illerine bağlı bu ilçe hakkında birden çok önyargıya sahip olmaları beni fazlasıyla ürkütmüşken, Sason’da 2009 yılında geçirdiğim 3 hafta tüm dertlerime derman oldu, dünya görüşümü baştan aşağıya değiştirdi.

Havalimanında başlayan gezi

Bundan tam dört yıl önce Batman Havaalanı’na adım atmamla başlayan Güneydoğu Anadolu gezimde adeta bir askeri darbe yapmış gibi karşılandığım askeri havaalanı yerini siviline devretmiş. Mercedes 302 otobüslerle uçaktan inen yolcuları, o günün şartlarındaki yolcu salonuna kadar götüren askerlerin “sigara içmek yasak”, “fotoğraf çekmek yasak”, “şunu yapmak-bunu yapmak yasak” gibi sözleriyle fazlasıyla dumur olan bendeniz, Batman’a merhaba derken hala Türkiye’de yaşayıp yaşamadığımı sorgulamıştım.

İnsanların askeri nizamla şehre uğurlandığı bu izlenim bölge insanının yıllardır hissettiği, birileri tarafından hissettirilmesi gerektiği bilgisiyle uzunca bir süredir devam eden bir iletişim kurma sanatı örneğiymiş.

***

2013 yılının kasım ayında “alandan” “limana” değişen bir kelime oyunuyla bana merhaba diyen Batman Havalimanı görsel açıdan olduğu kadar zihniyet olarak da değişmiş. Batman Havalimanı 42 milyon TL’lik maliyetiyle bölgeye yapılan yatırımlar arasında dikkat çekerken, bu yatırımın bölge insanı için oldukça önemli olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Dört yıl önce, dört yıl sonra karşılaştırmalarıyla beni alanda karşılayan Yüksel Yalçın Bozkurt ve henüz Sason’a yeni atanan, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) İzmir Çiğli Eğitim Parkı’ndan arkadaşım, okul öncesi öğretmeni Gözde Özgen’le birlikte Batman’dan Sason’a doğru yola çıkıyoruz.

70 km. uzunluğundaki yolu 2009’da kaldığım 3 haftalık süreçte birden çok defa katetmiştim. Hem çevre ilçe ve illere olan seyahatlerimde hem de havalimanından geliş ve gidişlerde kullandığımız yollarda Ulaştırma Bakanlığı’nın çalışmaları sürüyor. Türkiye’nin dört bir yanında Hükümet’in en çok takdir edilen eylemlerinden biri olan bölünmüş yol çalışmaları ulaştığı her beldeye medeniyet götürüyor.

Dört yıl önce durduğumuz gibi yine aynı benzin istasyonunda durup LPG alıyoruz. Geçmişteki anılar bir bir gözümün önünden geçerken Yüksel Ağabey Sason’daki değişimi dışarıdan biri olarak gözlemleyebileceğimi ve daha objektif değerlendirmelerde bulunabileceğim yönünde birkaç cümle ediyor. Henüz göreve başlayalı iki ay kadar süre olan Gözde Öğretmen ise Sason’a alışma sürecinde olduğunu ve ilçede yaşadıklarını kısa kısa anlatıyor bana. O anlattıkça ben de geçmişte yaşadıklarımı araya katarak karşılaştırmalı bir sohbete dönüştürüyorum yolculuğu.

Diyarbakır Bitlis karayolunun üçyol olarak adlandırılan kesişim noktasından Silvan istikametine dönerken henüz tamamlanmayan köprülü kavşak çalışmalarına bakıyoruz göz ucuyla. Tam dört yıl önce burada bir gece yarısı otobüs beklemiş, gelen otobüsle Van’a hareket etmiştik.

Sason yol ayrımına gelince bir klasik olarak fotoğraf çekimi için duruyoruz. Bundan sonraki bölümde kimsenin gitmek istemediği, oldukça şikayet edilen, bir gidiş bir geliş ve bozuk yapısı nedeniyle ulaşım süresini arttıran asfalta benzeyen (!) yol bizleri bekliyor.

Virajlarından dolayı bazı bölümlerde karşılaşan iki aracın bile yan yana gitmekte zorlandığı bu yol ile ilgili sevindirici gelişmeler var. Dört yıl önceki Sason seyahatimde adeta eziyet çektiğim bu yolda 1992 yılından beri süren çalışmalar nihayet bitmiş. Başta Sason Belediye Başkanı Muzaffer Arslan olmak üzere Sasonluların yoğun çabası ve baskısı sonuç vermiş. Batman Çayı’nın yanından geçen yeni yol genişliği ve virajlardan arındırılmış yapısıyla Batman-Sason ulaşımını 20 km. kısaltmış.

Birçok köye uğrayarak gittiğimiz Sason’a yeni yoldan ulaşırken, ilçenin girişinin bu yol sayesinde değiştiğini görüyorum.

Çilek yetiştiriciliği

Yol üzerinde birden bire duruyoruz. Kıyıda arka arkaya sıralanan çocuklardan birine doğru yürüyoruz hızlıca Yüksel Ağabey’le. Ben daha ne olduğunu anlayamadan o harika görünümlü çilek kasalarıyla karşılaşıyorum. 4 yıl önce çileği ancak pazaryerlerinde gören Sasonlular bugün bölgenin en önemli çilek yetiştiricilerinden biri haline dönüşmüş.

Tütüne getirilen kota ve fiyatların düşük olması nedeniyle alternatif ürün olarak çileği seçen Sasonlu çiftçilerin yüzü gülmüş. İlçe Tarım Müdürlüğü yetkililerinin çabalarıyla başlayan çilek yetiştiriciliği önemli bir gelir kaynağı haline gelmiş. Bir kasa çileğin halihazırda 10 TL gibi fiyatlarla satıldığı Sason’da yediğim çileğin tadını hayatımda yediğim diğer tüm çileklerden ayrı tutuyorum. Bu çilek çok yakın bir zamanda Türkiye’de ün yapacaktır diye düşünüyorum.

Arabanın içerisinde çileklerimizi yiye yiye ilerlerken Sason’un yeni kent girişine ulaşıyoruz. “Bal ceviz diyarı Sason’a hoşgeldiniz” tabelasıyla adım attığımız ilçede 4 yıl öncesiyle sonrasını karşılaştırabilmek adına küçük bir tura çıkıyoruz.

Dağlık yapısı nedeniyle sınırlı sayıda arsaya sahip olan ve bu arsa fiyatlarının da el yaktığı Sason’da Belediye Başkanı Muzaffer Arslan’ın girişimleriyle kamu kurumlarına bedelsiz arsa hibeleri gerçekleşmiş. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yeni binası, içerisinde kapalı spor salonunun da olduğu İlçe Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü binası, anadolu lisesi yurt binası gibi binalar belediyenin hibe arsaları üzerinde inşa edilmiş. Dört yıl önce kaymakamlık ve belediye dışında hemen hemen hiç kamu binası bulunmayan ilçede bugün bu pırıl pırıl binalar için belediyeye ne kadar teşekkür edilse azdır.

İŞKUR işbirlikleri

Çalışma ve İş Kurumu Müdürlüğü ile ortaklaşa geliştirilen projelerle ilçenin en büyük sorunu olan işsizliğe bir nebze de olsa çare bulunmuş. Sason Grup Tekstil bunların en önemli örneklerinden biri. İlçede yaşayan kadınların büyük çoğunluğu burada istihdam edilmiş. Ayrıca birçok kamu kurumunda yardımcı eleman olarak görev yapan kişiler İŞKUR aracılığıyla yine ilçeden seçilmiş.

Doğru düzgün yolu dahi olmayan Muş, Diyarbakır, Batman üçgeninde adeta unutulmuş Sason’da değişiklikler hemen farkediliyor. İstinat duvarları, parke taşı döşenmiş yollar, kent mobilyaları ve yeni parklarla Sason, Sason olalı böyle hizmet görmemiş desek yalan söylemiş olmayız. Zira Batman gibi bir ilin ilçesi konumundaki Sason dört yıl önce köyden çok farklı bir görüntüde değildi.

 Milli Piyango çekilişi

Sason Belediyesi ve Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü işbirliği ile hazırlanan Milli Piyango Çekilişi’ne katılıyoruz. Sason Belediye Başkanı Muzaffer Arslan ile en son dört yıl önce belediyedeki makamında görüşmüştük. O yıllarda kimsenin aklına gelmeyecek 500 kişilik kapalı spor salonu yapılmış. O günden sonra, başkan spor salonunun içinde karşılıyor beni.

Kısa bir görüşmenin ardından üst kata çıkıp çay içmeye başlıyoruz. Benim izlenimlerimi merak ettiğini, ilçedeki değişiklikleri sıralamamı istiyor hızlıca. Az önce gerçekleştirdiğimiz mini ilçe turunda gördüklerimi aktarırken heyecanını gizleyemiyor.

Sason için büyük bir etkinlik olan Milli Piyango Çekilişi’ni nasıl ilçeye getirdiklerini havanın yağmurlu olması nedeniyle üzüldüğünü anlatıyor. Kürtler için önemli sanatçılardan biri olan Aynur Doğan konseriyle devam edecek programdan söz ederken bütün bunlar halkımızın sosyal etkinliklere olan hasretini dindirmek için diyor Başkan Arslan.

Dört yıl önceki görüşmemizde 6 milyon TL’lik borçla devraldığı belediyenin emekli işçilerine tazminatlarını ödeyemediğini, çalışanlarının maaşları ve SGK primlerini ödemekte sıkıntı yaşadığını bu şartlarda hizmet yapmanın güç olacağını söylemişti Başkan Arslan. Ne değişti diyorum o günden bugüne, çünkü Sason çok değişmiş diyorum üstüne basa basa.

Başlıyor anlatmaya o anda…

– “Borcumuzu nasıl ödediğimiz hatırlamıyorum. (Gülüyoruz hep bir ağızdan) Ama gayretlerimizle, planlamamızla, güçlü iletişimimizle borçlarımızı ödedik temizledik. Geçmişten alacaklı olan tüm çalışanlarımıza, emeklilerimizin tazminatlarını kapattık. Çalışanlarımıza yerel yönetimler arasında en çok ikramiyeyi veren belediye olduk.  Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek’in desteği ile hizmetlerimizin hayata geçirilmesinde önemli yol kat ettik.”

Dört yıl önceki ziyaretimde laf arasında geçen ve beni çok etkileyen bir hikayeyi bir kez daha anlatmakta fayda var. Sason Belediye Başkanı Muzaffer Arslan 1989 yılında belediyeye temizlik personeli olarak göreve başlıyor. 1991 yılında kazandığı memurluk sınavının ardından evlendirme memuru, tahsildar, yazı işleri müdürlüğü ve muhasebe müdürlüğü gibi görevlere geliyor. 2009 yılında ise Adalet ve Kalkınma Partisi’nden belediye başkanlığına aday olup seçimleri kazanıyor. Belediyenin en alt kademesinden en üstüne uzanan süreçte tüm iş aşamalarına aşina olmasının ilçeye faydası var elbet.

Kanalizasyon sistemi dahi olmayan ilçede altyapı yatırımlarıyla üst yapı yatırımlarını beraberinde götürüyor Başkan Arslan.

Yıllardır seçim malzemesi yapılan Yeni Sason Yolu başta olmak üzere, 28 bin metre uzunluğundaki kanalizasyon ağı, enerji nakil hatlarının yer altına alınması, kent estetiği çalışmaları, istinat duvarlarıyla erozyona önlem alınması, ulaşımı güç olan sokak ve caddelerin genişletilmesi, Yeni Sason Yolu’na bağlantısı olmayan mahalle ve köylere bağlantı yollarının yapılması, dere ıslah çalışmaları, yeni parklar, saat kulesi, reklam alanlarının açılması, üniversiteye hazırlanan öğrencilere destekler, belediye araç filosunun hibeler yoluyla genişletilmesi, sosyal yardımlar, kadınlara yönelik faaliyetlerin artırılması, Batman Üniversitesi’ne bağlı Sason Meslek Yüksekokulu’nun faaliyete geçirilmesi yönündeki çalışmalar, şebeke suyuna yeni bağlantılar gibi konularda olmaz denilen her şey başarılmış bu kısa zamanda.

Köy görünümündeki ilçe, ilçe olma yolunda temel eksiklerini tamamlarken 6 milyon TL’lik borç yükü sıfırlanmış. Borcum var hizmet yapamıyorum bahanesi ortadan kaldırılmış kısacası.

Başkan anlattıkça şaşıran ben bir yandan mutlu da oluyorum. Yıllarca hizmet görmemiş, hizmet hakkında en küçük bir yansımaya şahit olamamış Sasonlular kim bilir nasıl mutlu oluyorlar bu değişiklikleri gördükçe.

Konser zamanı

Kürtlerin kalbinde önemli bir yere sahip olan Aynur Doğan ve mahalli şarkıcıların da katılacağı konserden önce Milli Piyango çekilişi gerçekleştiriliyor. Cebimde İzmir’den aldığım biletle heyecanlanıyorum ancak maalesef amorti de dahil olmak üzere hiçbir ikramiye kazanamıyorum. Çekiliş sırasında salonda olanlara yönelik düzenlenen 5 adet LCD televizyon çekilişinde de yüzüm gülmüyor.

TRT 6’nın (TRT Şeş) yeni yayın imkanına kavuştuğu o günlerdeki heyecana tanık olup bölgede Kürtçe’nin ana dil olduğu gerçeğiyle de yüzleştikten sonra Kürtçe konusundaki birçok önyargımı geride bırakmıştım.

Zira mahalli şarkıcılardan sonra sahneye çıkan Aynur Doğan’ın Sasonlular üzerindeki etkisi tüylerimi diken diken ediyor. Çığlık kıyamet ve tüm şarkıların ezbere seslendirilmesiyle gülümsedikçe gülümsüyorum bir yandan şaşırmaya devam.

İnsanların kültürel değerlerini engelleme gafletinde bulunanlara bu manzaraları izletmek lazım.

Dört yıl önceki Sasonla dört yıl sonrasında inanılmaz bir değişim var gözle görülen.

Ceviziyle, balıyla, çileğiyle engin misafirperverliğiyle Sason yurdun öte yanında sizleri bekliyor. Giderseniz Başkan Muzaffer Arslan’a uğramayı da sakın ihmal etmeyin…

  1. sami barış says:

    20 sene egede yaşamış bir sasonlu vatandaş olarak sayın belediye başkanımız ARSLAN a teşekkürlerimizi sunarız yaptığı hizmetletlerden ve yapacağı yatırımlardan şüpemiz yoktur alt yapı üst yapı en önemliside geleceğimiz olan gençlerimizn teminatı olan sosyal aktiviteler ve ön plana çıkmış eğitim hizmetiylen sasonluların gönlünde taht kurmuş bir belediye başkanımızdır alacağı her kararlan onunlan beraber olmaya hazırız başarılarınızdan dolayı bteşekkür eder yapacağınız ve alacağınız kararlarlan her daim sizinlen beraber devam edeceğimiz tek başkanımızsınız ALLAH yar ve yardımcınız olsun yolunuz açık olsun

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You might also like