Dünya’nın En Ürkütücü 10 Mezarlığı

Cadılar Bayramı, Azizler Günü, Ruhlar Günü gibi isimlerle 31 Ekim’den 2 Kasım’a kadar batı dünyasının çoğu ruhları ve ölüleri anıyor ve hatırlıyor. Fakat geri kalan diğer günlerde aramızdan ayrılmış olanlar dünyanın her yerinde mezarlıklarda anılıyor. Bunlardan bazıları da oldukça ünlü ve popüler turist destinasyonlarına dönüşmüş durumda. Dünyanın en ilginç ve ürkütücü mezarlıklarını ziyaret etmek isterseniz aralarından en iyilerini sizler için bir araya getirdim.

Dünya’nın En Ürkütücü Mezarlıkları

Ölüler Şehri, Kahire

Kahire’nin ölüler şehri aynı zamanda yaşayanların da şehri. Kısaca “Al Qarafa” (Mezarlık) olarak da biliniyor ve yatan ölüler kadar burada yaşayan insanlar da bulunuyor ve bu insanlar şehrin en fakirleri. Bin yıldır bu bölge mezarlık olarak kullanılıyor ancak türbe ve mezarlıkların hemen yanına dükkanlar da kurulmuş. Yetkililer buranın turist bölgesi olarak gösterilmesine karşı olduğundan büyük gruplar halinde girmek zor ancak tek başınıza girdiğinizde bir problem olmayacaktır.

Greyfriars Kirkyard, Edinburgh

Hemen kilise yanında bulunan bu mezarlığın perili olduğu söyleniyor. Böyle söylenmesinin sebebi ziyaretçilerin daha önceleri bir hapishane olan ve 17.yy’dan kalma üzerinde iskelet oymaları bulunan mezarlıklarda dolaşmanın verdiği huzursuzluk hissi de olabilir tabiki. 1990’larda mezarlıkta garip şeyler görüldüğü söylense de artık turistik bir bölge.

Eski Yahudi Mezarlığı, Prag

Diğer meşhur mezarlıkların aksine bu mezarlıkta çok bilinen kişiler bulunmuyor. Onun yerine, 15.yy’da 12,000 Yahudinin gömüldüğü yer olarak biliniyor. Avrupa’nın en ürkütücü yerlerinden biri olan burada her yer eski mezar taşlarıyla dolu.

Prazeres Mezarlığı, Lizbon

Çoğu turist kaza eseri burayı bulup ziyaret ediyor. Popüler turist tramvayı sırasının tam sonunda bulunuyor ve devasa türbeleri çok ilgi çekiyor. Bir tepede bulunan mezarlık harika bir manzaraya sahip. Ancak şehrin en meşhur mezarı buradan çok da uzak olmayan İngiliz Mezarlığında bulunuyor. “Tom Jones”’un yazarı Henry Fielding Lizbon’da öldüğünde buraya gömülmüştü.

Highgate Mezarlığı, Londra

Karl Marx burada yatan isimlerden sadece biri olmasına rağmen bu mezarlık daha çok “Taste the Blood of Dracula” ve “From Beyond the Grave” adlı korku filmleriyle biliniyor. 

São João Batista Mezarlığı, Rio de Janeiro

Carmen Miranda, Antonio Carlos Jobim ve uçak pilotu Alberto Santos-Dumont, sömürge zamanında Portekizli bir katolik hayır kurumu tarafından işletilen bu mezarlıkta yatıyorlar. Türbe ve mezar taşlarıyla dolu mezarlık çok meşhur isimleri sonsuz uykularında misafir ettiğinden dolayı “yıldızlar mezarlığı” olarak da bilinmektedir.

Zentralfriedhof, Viyana

Beethoven, Schubert, Johann Strauss ve diğer ünlü isimler Viyana’nın en büyük ve en meşhur mezarlığında yatıyorlar. Mezarlığın ortası anıtsal bir kilise ve Katolik mezarlığı olmasına rağmen Protestan, Rus Ortodoks ve Yahudi bölümleri de bulunuyor.

Arlington Ulusal Mezarlığı, Washington DC

Burası mezarlıktan çok Amerikan vatanseverliğinin bir anıtı halinde: 360 bin Amerikalı asker bu meşhur mezarlıkta yatıyor. Mezar taşlarıyla kaplı yer Amerikan tarihinde bir ders niteliğinde adeta ve en çok ziyaret edilen mezar ise John F. Kennedy’e ait. Kaçırılmaması gereken bir seremoni ise “Bilinmeyen asker türbesi”’nde her bahar ve yazın 30 dakikada bir, Ekim-Mart arası da saat başı yapılan nöbetçi değişimi.

La Recoleta, Buenos Aires

Eva Peron’un yattığı mezarlık sayısız ziyaretçiyi ağırlıyor ancak mezarlığın kendisi bile görülmeye değer bir yer. Dev mermer heykeller ve harikulade oyulmuş anıtlar Arjantin’in en prestijli kişilerini temsil ediyorlar.

Pere-Lachaise Mezarlığı, Paris

Belki de dünyada en çok ziyaret edilen mezarlıkta Edith Piaf, Oscar Wilde ve Jim Morrison gibi isimler yatıyor. Ağaçlar, mermerler ve mezar taşlarıyla dünyada ki bir çok mezarlığa ilham kaynağı da olmuştur. O kadar büyük bir mezarlıkki bir haritaya ihtiyacınız var ve hatta turlar bile düzenleniyor.