Kara Ormanlar’ın en güzeli, yemyeşil şehir Freiburg tatil planlarınıza girmeyi planlıyor. Dört mevsim güneşi ve sıcak insanları ile aklınızdaki soğuk Almanya imajını yıkabilecek bir şehir varsa, bu şehir kesinlikle Freiburg.
Freiburg’u gezmeye şehir merkezindeki en yüksek noktadan güzel bir şehir manzarası ile başlayabilirsiniz. Schlossberg’e çıkan eğimli yolu yürüyerek yorulmak istemiyorsanız, tepedeki restoranın herkesin kullanımına açık olan asansörünü kullanabilirsiniz. Her açısından farklı bir tarih ve güzelliğe bakacağınız tepe Kara Ormanlar’ın da bir parçası. Sadece güzel havalarda açık olan Bira Bahçesinde (Bier Garten) manzara eşliğinde Alman birasını ve enfes Kara Orman pastasını (Schwarzwaldkuchen) tadabilirsiniz.
Şehir merkezinde yürürken sokak kenarlarındaki küçük kanallar ilginizi çeker. Almanca “Baechle” olarak adlandırılan bu minik kanallar eski zamanda çıkabilecek yangınların yayılmasını engellemek için kullanılırmış. Şimdi ise şehrin sempatik havasını destekleyen en büyük elemanlardan. Dikkat edin bu kanalcıklara düşmeyin, çünkü söylentiye göre yanlışlıkla kanala düşen kişi Freiburglu birisi ile evleniyor.
Freiburg Hakkında Bilgiler
Şehrin kanalcıklarını suyla besleyen Dreisam nehri ile yanıbaşındaki Kara Ormanlar doğanın Freiburg’a en büyük hediyeleri. Kara Ormanlar, Almanya’nın güneybatısında yer alan uçsuz bucaksız bir doğa harikası. Dreisam Nehri kenarında çıkacağınız küçük bir yürüyüş veya Kara Ormanlar’daki bir hiking turu ile yenilenmek için hemen harekete geçin.
Freiburg’un en yüksek noktası olan Feldberg civarında Kara Ormanlar’ın oksijenini depolayacağınız kısa veya uzun süreli yürüyüş veya bisiklet turlarına çıkabilirsiniz. Kayak tutkunları için küçük bir hatırlatma yapalım, olaki yolunuz Feldberg’e kışın düşerse uygun fiyata kayak seçeneğini kaçırmayın.
Freiburg’da doğanın bozulmamış dokusu ile uyum içindeki tarihi kalıntılara da hayran kalacaksınız. Şehir merkezinde bulunan Katedral (Freiburger Münster) Gotik mimarisinin güzel örnekleri arasında yer alıyor. İkinci Dünya Savaşı’nda bombalar sebebiyle çevredeki binaların çoğu yerle bir olduğu halde katedralin kulesi şans eseri zarar görmeden savaştan çıkmış, sadece tavan kısmında hasar meydana gelmiş.
Günümüzde gördüğümüz Gotik pencereleri savaş esnasında kaldırılarak saklandığı için ilk kullanılan orijinal pencerelerdir. Katedralin iç yapısı kadar bulunduğu meydan da ilginç ve keyifli. Bahar aylarında katedral meydanında kurulan pazar ve meydandaki İşkence Müzesi (Folter Museum) turistlerin uğrak noktalarından.
Ortaçağda Freiburg şehrini çevreleyen surlardan giriş yapmak için 5 farklı şehir kapısı varmış. Bugün ortaçağdan gelen bu kapıların ikisi hala şehirde bulunuyor. Martinstor, merkezdeki ana cadde Kaiser Joseph’in üzerinde, Schwabentor ise bir çok restoran ve kafenin de bulunduğu buluşma noktası Augustinerplatz’ın yakınında yer alıyor. Augustinerplatz’da yer alan merdivenler yaz gecelerinde sokakta eğlenmek isteyen gençlerin evi oluyor. Çevrede oturan insanlar tarafından eleştirilse de, Freiburg’a özel bir eğlence için turistlerin kesinlikle yaşaması gereken bir deneyim.
Doğasına ve tarihine sahip çıkan Freiburg, ekolojik yaşam alanında da ismi ön plana çıkan şehirler arasında. Freiburglular yeşil enerji ve doğal yaşam alanında kendilerini güzel bir semt projesi ile kanıtlamışlar. Bir sürdürülebilirlik projesi olarak kurulan Vauban semti, şehir merkezinin güneyinde eski Fransız Askeri Üssü’ne kurulmuş.
Bu semtte yetmişli yıllarda nükleer santral yapımı planlanmış ancak uzun süren protestolarla birlikte bu plan iptal edilerek bir Ekolojik Enstitü kurulmuş. İleriki yıllarda Çernobil felaketi ile birlikte de bu alanda ekolojik bir konut projesi planlanmaya başlanarak 2000’li yılların başında semtte oturum başlamış. Bu bölgede dünyadaki ilk pozitif enerjili bina bulunuyor. Bu bina bir çok tekniğin birleşimi ile birlikte bir sene boyunca ürettiği yenilenebilir enerji ile tüm binanın enerji ihtiyacından fazlasını üreterek çevredeki konutlara da enerji sağlıyor.
Enerji projesinin de en büyük destekçilerinden olan Albert Ludwigs Üniversitesi’nin şehir gelişimine çok katkısı var. Ünlü sosyolog ve ekonomist Max Weber ile filozof Martin Heidegger’in de yolları Freiburg Üniversitesi’nden geçmiş. Üniversite sosyal bilimler alanındaki akademik başarılarının yanı sıra, şehrin her köşesinde yaşama etkisini gösteriyor. Nüfusun yaklaşık yüzde on beşini üniversite öğrencileri ve personeli oluşturuyor.
Freiburg, Almanya’nın Baden-Württemberg eyaletinde İsviçre ve Fransa’nın kesiştiği noktada yer alıyor. Hafta sonlarında şehirde alışveriş yapmaya gelmiş çok sayıda İsviçreli ve Fransız turist görmek mümkün, Baden Württemberg Almanya’nın en pahalı eyaletlerinden olsa da kendi ülkelerindeki fiyatlar daha yüksek olduğundan alışveriş için Freiburg’u tercih ediyorlar. Üç ülkenin konumsal yakınlığı, Freiburg’u gezen turistlere yeni rota imkanları sunuyor. Freiburg’u gezdikten sonra 5 çayınızı Basel’de ya da Strassbourg’da da içiyor olabilirsiniz.
Freiburg’a İstanbul’dan ulaşım çok kolay ve uygun fiyata bilet bulmak mümkün. Pegasus ve Türk Hava Yolları ile üç ülkenin ortak havaalanı olan Basel Müllhouse havaalanına uçacaksınız. Havaalanından kalkıp 50 dakikada Freiburg’a varan otobüsü kullanmak için havaalanının Fransa tarafından çıkış yapmanız gerekiyor. İsviçre üzerinden daha ucuza ancak biraz daha uzun zamanda trenle gitmek isterseniz ise havaalanında İsviçre’den çıkmanız gerektiğini unutmayın.
Konaklama için küçük pansiyon gibi oteller buluyor, daha sıcak bir deneyim için airbnb.com dan her fiyat aralığında mevcut olan evlerden birini kiralamanızı öneririm. Ben şehir tiyatrosunun hemen arkasında belli ki bir iç mimar elinden çıkmış olan şahane bir evde kaldım ve tüm merkezi yürüyerek gezdim. Umarım sizin de yolunuz bu tatlı şehire düşer ve hayatınıza küçük bir Freiburg eli değer. (Yazı: Ece Cun Kılıç)
