Deniz Pehlivan, dünyanın en büyük danışmanlık şirketlerinden birinde finansal risk analisti olarak çalışıyor. İlk yurt dışı seyahatini yaptığı tarihi doğum günü olarak kabul eden Pehlivan, hayallerinin peşinden koşuyor.
Genç yaşında dünyanın birçok ülkesini deneyimleme fırsatı bulan Deniz Pehlivan, uluslararası danışmanlık şirketinde finansal risk analisti olarak çalışıyor. Son 6 yıldır her bulduğu fırsatta seyahat etmeye çalışan Pehlivan, ilk yurt dışı seyahati yaptığı günü doğum günü olarak kabul ediyor. Deneyimlerini BirHayalinPesinde.com web sitesinde paylaşan Pehlivan, dünyayı keşfetmek için en güzel yöntemin seyahat etmek olduğunu ‘Hayal et, düş peşine’ sözleriyle özetliyor.
Seni çok kısa tanımak istesek?
27 Haziran 1989 yılında Muğla-Fethiye’de doğdum ama benim asıl doğum günüm 16 Haziran 2011 de ilk yurtdışı seyahatim olan ABD ile başladı. Dünyanın en büyük danışmanlık şirketlerinin bir tanesinde finansal risk analisti olarak çalışıyorum. Son 6 yıldır da fırsat buldukça geziyorum. Yani aslında özel sektörün kurbanı ama aynı zamanda da fırsat buldukça hayallerinin peşinden koşan sıradan bir adamım.
Seyahat tutkusu hobiden daha öteye nasıl geçti?
İlk ABD’ye giderken, seyahat etmenin bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim. Yaklaşık 4 ay ABD’de kaldım. Ben ve arkadaşlarım, 1 araba satın aldık. 1 ay boyunca ABD’nin batı yakasını gezdik. Sonra kuzeye çıktık. Derken İstanbul’a dönünce, bir şeylerin eksik olduğunu fark ettim. Meğer gezmek ne güzelmiş ! O gün gözlerim açıldı. Sonraki 3 yıl Avrupa’da Interrail yaptım. Artık hobim olan gezmek, tutku halini alır oldu. Sonradan istedim ki, bildiğim-gördüğüm-yaşadığım ne varsa, başkaları da faydalansın. Geçen yıl bu zamanlar bir blog açayım dedim. Aslında arkadaşlarım zorladı. 25 yaşında 50. ülkemden dönmüştüm. Bunları aktarmanın gerektiğini ve deneyimin ne kadar değerli olduğunu fark ettim. Kendimden biliyordum. Ne araştırmalar, ne akıp giden zamanlar. O gündür de yazıyorum. Henüz 1 yıl oldu ama çok güzel yol kat ediyorum. Son 1 yılda 1 milyondan fazla kişi 3 milyondan fazla sayfa yazımı okumuş. En sevindiğim nokta da bu aslında. Deneyimlerinin kıymet görmesi müthiş bir duygu.
Deneyimlerini Bir Hayalin Peşinde ismiyle paylaşıyorsun, bu isim nereden çıktı?
Arkadaşlarla bir gün yine nereye gitsek muhabbeti ediyorduk. İçlerinden birisi “Yahu ne hayallerimiz var. Sanki tek hayalimiz buymuş gibi. Birhayalinpeşinde’yiz gibi dedi.” O gün aklımıza geldi ve o gece ismimiz oluşmuştu. Bir Hayalin Peşinde.
BirHayalinPesinde.com bloguna girenleri neler bekliyor ?
Sitemi ziyaret edenler, 60 ülkelik maceramda nasıl ekonomik gezdiğimi, hangi siteleri kullandığımı ve en önemlisi çıkardığım rotaları görecekler. En farklı yanı bu aslında. Sadece bir şehri anlatmıyorum işin içine deneyimlerimi koyarak okuyuculara bir nevi planlar yaratıyorum. Ekim ayına nereye gidilir, oraya kadar gelmişken başka nereye gidilir, gelmişken ne yenir, ne kadara mal olur gibi tahmini sorularını cevaplamış oluyorum.
[button color=”” size=”” type=”square” target=”” link=””]
En’leri & İlk’leri
En sevdiğim ülke : Japonya. İlk gittiğim ülke ABD.
En sevdiği yurt içi destinasyon: Deniz ise doğduğum şehir Fethiye. Doğal güzellik ise eşsiz Kapadokya.
En sevdiği yurt dışı destinasyon: Singapur. Harika bir ülke şehir.
Şu an bileti olsa gideceği ilk yer: Yeni Zelanda. Hatta fırsat olursa oradan Papua Yeni Gine.
İlk yurt dışı seyahati yaptığı yer: Work and Travel ile Utah, ABD.
En son seyahat ettiği yer: Myanmar. Askeri rejimden yeni kurtulmayı başarmış doğal güzelliği ile harika bir ülke.
[/button]
Seyahatlerinde unutamadığın ve özellikle paylaşmak istediğin bir anın var mı?
Ürdün’ün Wadi Rum şehrindeki günbatımı anında yaptığımı çöl safarisini ve güneş battıktan sonra, ıssız çölün ortasında başımı göğe kaldırdığımda gördüğüm yıldızları hayatım boyunca unutamıyorum. Hani hep derler ya milyonlarca yıldızın altında uyuyoruz diye! İstanbul’un kaotik düzeninde geceleri yıldızları bile görmeden uyuyormuşuz. Ürdün’de onu öğrendim.
Yola çıkmayı planlayanlar ancak harekete geçemeyenler için ilk ne önerirsin?
Önce bizim gibi blogger arkadaşların yazılarını uzun uzun okusunlar. Binlerce sayfa kaynak on binlerce sayfa fotoğraf, hayallerine giden bu yolda çok ama çok yardımcı olacaktır. Sonra korkmasınlar. Dünya sandıklarından çok daha güvenli bir yer aslında. Özellikle öğrenci arkadaşlar; Erasmus, Work And Travel ve Interrail gibi programları araştırsınlar. Dünyanın dört bir yanında çalışabilecekleri bir program olan Helpx de bunlardan birisi aslında. Ayrıca, özellikle Asya ülkelerini hele ki Güneydoğu Asya ülkelerini iyice araştırsınlar. Laos, Kamboçya, Vietnam gibi ülkelerde, günde 30 dolara krallar gibi yaşayacaklarını garanti edebilirim.
Son olarak söylemek istediklerin?
Dünya bir kitaptır ve seyahat etmeyenler yalnızca bir sayfasını okurlar. O yüzden okuyacak, öğrenecek ve en önemlisi kendimizi keşfedecek en güzel yollardan birisi seyahat etmek. İnsanoğlu yeter ki istesin. Araştırsın. Hayal etsin. Düşsün peşine.
